26 Mayıs 2012 Cumartesi

For the next 30 days...

Önümüzdeki 30 gün boyunca yepyeni bir şey yapın diyor adam. Roman yazın, her gün bir fotoğraf çekin, her gün işe bisikletle gidin, ya da yürüyerek. 30 gün boyunca daha önce yapmadığınız, yapamadığınız ama yapmak için içinizi kemirdiğiniz bir şey yapın diyor adam. Göreceksiniz etrafınızdan akıp giden hayatın nasıl değiştiğini. Hayır, değişen etrafınızdaki hayat değil. O yine aynı. Sizsiniz değişen. 30 gün boyunca bunu yapmaya, benim gibi, dayanamayacak içsıkıntısal düzenli bir bunalımda değilseniz, deneyin.

Düşünüyorum. Bir kitabı okurken sonuna kadar dayanamadığımdan mıdır önce sonunu okuyuşum, yoksa merakımdan mıdır, bunca yıl çözebilmiş değilim.

Düşünüyorum. 30 gün boyunca tekrar tekrar yapabileceğim şey ne olabilir? Böyle heyecanlı ve bir sonraki gün de devam edebileceğim kadar rutinden uzak şey ne olabilir?

Diyor ki bir başka adam, hobimi bir kenara koydum birkaç gündür, hobimi kenara itip bir başka işle uğraşmaya başladım hobi gibi. Bana hobi gibi geldi bu yeni iş, diyor. Belki de her gün yapmak zorunda olduğun ama zorundalık saymadığın bir başka şey, hobin oluveriyor. Ben de öyle miyim?

Gitar çalmayı, bisiklete binmeyi, araba sürmeyi, pikniğe gitmeyi, bunların hepsini eğlencelik işler sınıfına atıp, hobime odaklanmalıyım. Hobim. Ben otuz yılı aşkındır hobi edinememiş bir insanım. Sıkıntıdan, maymun iştahlılıktan, belki de gerçekten hobim olacak kadar güzel bir şeyler keşfedemediğimden. Beğenemediğimden hiçbir şeyi, hobi olarak. Hobi dediğin sevilmeli çünkü. İş sevilmez, sevilmeyebilir. Öyle mi? Oysa yapacağın her şeyi önce sevmek zorundasın. Sevmeden aynı yatağa girebiliyor musun? Sevmeden bir lokma yemek yiyebiliyor musun? Yapıyorsan kendine haksızlık ediyorsun. Ben etmem. Haksızlığa tahammülsüz olduğumdan değil sadece, kendimi sevdiğimden en çok. Demek ki sevgi eksikliğinden hobisizliğim. Kendimden başka bir şeyi sevebilmeyi de öğrenmem gerekiyor.

Merak. İşte bu noktada içimi kemirenin bir an önce bitsin sıkıntısı değil, kocaman bir merak olduğunu biliyorum. Şimdi her şeyi elimin tersiyle bir kenara itip hobi niyetine seçtiğim o her neyse ona odaklanma vakti, biliyorum.

İnsanın hobisinden iş çıkarması, işini hobi gibi yapması, hobisinden para kazanması... Tartışılır şeyler. Bir hobiden para kazanmaya çalışmak saçmalık. Ama para kazandıran şeyin hobi gibi olması ya da hobinizin birden bire para kazandırmaya başlaması güzel bir şey...

Şimdi biraz detox, biraz Pilates, bir de şunu okuyun. Benim gibi hissedeceksiniz eminim.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder